Kuzu ciğeri kıymaya yakın doğrandıktan sonra hazırlanan iç pilav "kuzu gömleği"nin içine yerleştiriliyor. Kuzu gömleğiyle yuvarlak şekilde sarılarak yapılan ciğer sarma fırında kızartılmasının ardından sofralarda yer alıyor.
Edirneli aşçı Sercan Yasıtepe tarafından ciğer sarmanın kentte özellikle ramazan ayında daha fazla tüketildiğini ifade etti.
Yasıtepe, Osmanlı'dan bugüne gelen önemli yemeklerden ciğer sarmanın coğrafi işareti alarak tescillendiğini aktardı.
Ramazana özel olarak bu yemeği her gün yaptıklarını aktaran Yasıtepe, "Kuzu ciğeri, kuzu gömleği, soğan, sarımsak, nane, maydanoz, pirinç, karabiber, yenibahar, tuz ve en son üzerine kızarması için yumurta sarısı sürüyoruz. Pişirirken de zeytinyağı kullanıyoruz." şeklinde konuştu.
Ciğer Sarmanın Nasıl Yapıldığını Anlattı
Ciğer sarma yapımında kuzu gömleğinin özenle seçilmiş olması gerektiğini kaydeden Yasıtepe şu ifadelere yer verdi:
"Kuzu gömleğini seçerken dikkat edilmesi gereken en önemli husus ince olması. Gömlek kalın olduğu zaman patlama yaşıyor ve yemekten istediğimiz verimi alamıyoruz. Kalıp olarak seçtiğimiz çorba kasesine gömleğimizi yerleştiriyoruz. Ardından hazırladığımız ciğerli iç pilavını ekliyoruz. Kenarlarını kapatıp çorba kasesi yardımıyla tepsimize ters çevirip bırakıyoruz. Kızarması için üzerine ve kenarlarına bolca yumurta sarısı sürüyoruz. 180 derecede ısıttığımız fırınımıza önceden ısıttığımız ciğer sarmamızı veriyoruz."
Yasıtepe, Edirne'ye ramazanda gelen turistlerin ve Edirnelilerin iftar sofralarında ciğer sarmayı tercih ettiğini kaydetti.