11 Aralık'ta İbrice Limanı'nda balık avlamak için kullanılan dinamitlerden birinin patlaması sonucunda 1'i ağır olmak üzere 3 amatör balıkçı yaralanmıştı. Olayın ardından yapılan incelemelerde ise patlayıcının el yapımı olduğu belirlenmişti.
Güvenlik güçleri ise olaydan sonra amatör balıkçıların, dinamit yapmak için kullandıkları kimyasalları çeşitli yerlerden elde ettiği ihtimali üzerinde durmaya başladı.
Bölgede geçimini balık avcılığından kazanan profesyonel balıkçılar ise dinamitle balık avlayanlara tepki gösterdi. Ayrıca denetimlerin artırılmasını talep etti.
Saros Körfezi ve Deniz Canlıları Korunmalı
Öte yandan Mecidiye Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı Salim Gürsel, dinamit patlaması sonucunda çıkan ses ve titreşimin, balık dışındaki tüm canlılara ve ekolojiye zarar verdiğini vurguladı.
Körfezde avlanan balıkçılara daha fazla denetim uygulanması gerektiğini söyleyen Gürsel, şunları kaydetti:
Dinamit ve patlayıcıyla avlanmanın denizdeki balık popülasyonuna zararı çok büyük, balık yuvalarını yok ediyor, yavruları öldürüyor ve deniz yapısını tahrip ediyor. Biz bu şekilde yapılan avcılığı kesinlikle tasvip etmiyoruz. Talebimiz bu konuyla ilgili kolluk kuvvetlerinin daha sıkı kontrollerde bulunması.
150 Tür Balık Yaşıyor
Körfezin kendini temizleme özelliği nedeniyle diğer körfezlerden ayrıldığını söyleyen Gürsel, 150 tür balığın yaşadığını dile getirdi.
Öte yandan Erikli Amatör Balıkçılar Derneği Başkanı Cihat Kılıç ise Saros Körfezi'nin doğal, tarihi ve turistik güzelliklerini bir arada bulundurduğunu söyleyerek, dinamitin tüm bu güzelliklere zarar verdiğini kaydetti:
Dinamit en tehlikeli avcılık, trolle avcılıktan daha tehlikeli. Denizin dibindeki tüm canlıları öldürüyor. Bu savaştaki bir bomba gibidir. Getirisi de yok, ne kadar balık tutabilecek. Çok büyük risk, bunu kullananlar kendilerine de zarar veriyor.
Son olarak Kılıç, dinamitle avcılığın yasak olduğunu ve bu durumdan rahatsız olduklarını söyleyerek şunları söyledi:
Denizimizdeki bütün canlılar yok oluyor. Bunların önlenmesi gerekir, tedbirler artırılmalı. Biz balık popülasyonundaki azalmayı maalesef hissediyoruz. 15-20 sene önce kovalarca balık tutardık, komşularımıza dağıtırdık. 10 sene önce ancak bize yetecek kadar balık tutabilmeye başladık. Zamanla azaldı. Şimdi ise oltayla avlanmaya çıkıyoruz, tavayı doldurabilecek kadar balık tutmakta zorlanıyoruz.