Kahramanmaraş merkezli yaşanan depremler Türkiye'yi derinden yaraladı. Çok sayıda kişinin yaşamını yitirdiği depremde, binlerce bina yıkıldı. Depremler sonrası Türkiye ekonomisinin durumu gündeme geldi. Yaklaşık 50 bin şirketi temsil eden TÜRKONFED tarafından 1999 depremindeki veriler kullanarak yapılan hesaplamada depremin 84,1 milyar dolarlık (1 trilyon 581 milyar TL) hasara yol açtığı ifade edildi.
Ekonomist Atilla Yeşilada, depremin servet kaybı ve üretim kaybı olmak üzere iki boyutu olduğunu ifade ederek henüz kesinleşmeyen faturanın 100 milyar dolara kadar çıkabileceğini dile getirdi.
Bu kaynağın başta vergiler olmak üzere, para basarak ve dışardan borçlanarak elde edileceğini ifade eden Yeşilada, “Daha fazla vergilendirilmeye hazır olun” şeklinde konuştu.
Atilla Yeşilada'nın Açıklaması Şu Şekilde:
"Kamu tüm harcamaları vatandaştan toplanan vergilerle ya da borçlanma ile yapıyor. Geleneksel olarak önce akaryakıt, tütünde vergiler artırılır, fiyatlar erişilemez noktaya gelebilir. Ancak bu havuzu doldurmaya yetmez. Dolayısıyla servet vergisine ihtiyaç duyulacak. Zengin bireylerin serveti ve geliri üzerinden bir defaya mahsus vergi alınabileceği gündeme geliyor. Tüketim vergilerinin yerine servet vergisini tercih ederim. Çünkü tüketim vergileri fakirleri daha çok etkiler, zenginin bütçesini etkilemez.
Depremden önce bile ekonominin ciddi bir buhran yaşamadan haziranı çıkarması zordu. Mayıs o yüzden düşünüldü şimdi daha da zor… Cari açık ve enflasyon beklenenden daha çok yükselecek, işsizlik artacak. Siyasi gerginlik döviz piyasasını sarsabilir. Hazirandan önce bile dövizde ciddi şok yaşayabiliriz."