Cumhur İttifakı'nın İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkan adayı Murat Kurum, "Şunu net bir şekilde söyleyebilirim ki, 31 Mart akşamı biz kazanacağız. Tüm İstanbullu hemşehrilerimizle Saraçhane'ye yürüyeceğiz.'' dedi.
Sahada gördükleri heyecanın her geçen gün arttığını belirten Kurum, vatandaşların liyakatsiz yönetimin elinden bir an önce kurtulup İstanbul'un yeniden hizmetle, eserle kavuşmasını sabırsızlıkla beklediğini söyledi.
Kurum, her seçimde sahada olduklarını belirterek "Anketlerde 8-10 puan önde olduklarını söylemişlerdi. Bu aralar algı oluşturmak amacıyla yine o tür anketleri piyasaya sürmeye çalışıyorlar. Şunu net bir şekilde söyleyebilirim ki, 31 Mart akşamı biz kazanacağız. Tüm İstanbullu hemşehrilerimizle Saraçhane'ye yürüyeceğiz. Anketlerde de 1,5-2 puan öndeyiz. Hatta bazı araştırmacıların bunun daha da artacağı, kararsız seçmenin sandıkta tercihini hizmetten yana kullanacağına dair görüşleri var." ifadelerini kullandı.
Kente olan ilgisizliğin İstanbulluları yıldırdığını söyleyen Kurum, İstanbulluların sorunları çözme iradesini ortaya koyacak bir yönetimi beklediğini kaydetti.
Seçimde bir tarafta 5 yıldır sözlerini tutmayan, vaatlerini gerçekleştirmeyen, diğer tarafta ise 81 ilde en zor gününde milletin yanında olmuş, 5 yılda İstanbul'a 350 milyar lira yatırım yapmış bir iradenin oylanacağını söyleyen Kurum, ''O yüzden bu, köprüden önce son çıkış.'' diye konuştu.
Kurum, mevcut CHP'li yönetimin 115 bin konutun dönüştürüleceğini vadettiğini ancak 5 bin 489 konutu dönüştürdüğünü belirterek göreve geldiklerinde vatandaşlarla el ele verip hızlı şekilde yerinde ve gönüllü dönüşümü sağlayacaklarını kaydetti.
''5 yılda 650 bin konut vaadinin gerçekleştirilemeyeceği'' söylemlerinin hatırlatılması üzerine Kurum, depremlerin ardından yürüttükleri çalışmaları detaylıca anlattı.
Kurum; Elazığ, Malatya, Giresun ve İzmir depremlerinde 46 bin konutu yapıp vatandaşlara teslim ettiklerini, 81 ilde 365 bin sosyal konutun, İstanbul özelinde de 173 bin kentsel dönüşüm konutunun görülebileceğini söyledi.
Murat Kurum, ''İstenirse her şey yapılır, milletimiz bunu çok iyi biliyor. Bunlar, istedikleri şeylere kaynak bulmayı, reklam bütçesine deprem bütçesinin 2 katı harcamayı, 2 günlük konsere 550 milyon lira harcamayı çok iyi biliyorlar.'' dedi.
İBB iştirakleri İSPARK ve BELTUR'un zarar ettiğini, İSKİ'nin elektrik parasını ödeyemez hale geldiğini söyleyen Kurum, ''Vaatlerini gerçekleştirmeyi bırakın, nisandan sonra belediyeyi çevirecek kaynakları yok. İBB'nin parasını kullanarak seçim kampanyası yapıyorlar." ifadelerini kullandı.
Kurum, mevcut İBB yönetiminin tarihe ''Metro inşaatına hafriyat döken, metro ihalelerini iptal eden, temel atmama töreni yapan'' yönetim olarak geçeceğini belirtti.
İBB'nin "İller Bankası'ndan hiç yararlanmadık" şeklindeki eleştirilerine ilişkin soru üzerine Kurum; İzmir ve Antalya gibi diğer CHP'li belediyelerin bu kredilerden faydalandığını belirterek şöyle devam etti:
"İller Bankasından bir kredi kullanacaksan, yurt dışı kredileri kullanacaksan, proje geliştireceksin. Depremle, iklim değişikliğiyle, ulaşım sorunuyla ilgili proje geliştireceksin. O belediyeler alabiliyor da İstanbul niye alamıyor? Çünkü İstanbul'un böyle bir proje geliştirmek için hedefi yok."
Kurum, İBB'nin 2018'de 18 milyar 420 milyon lira olan toplam gelirin, 13 milyar 110 milyon lirasının merkezi idareden, 2023'te ise 104 milyar lira olan toplam gelirin, 96 milyarının merkezi idareden geldiğini hatırlattı.
Kurum, merkezi idareden gelen payın yüzde 71'den yüzde 92'e çıktığını kaydederek "Madem metro hattı yaptırmadık, madem kentsel dönüşüm yaptırmadık. Borç da almışsın, borcunu da iki katına çıkarmışsın. O zaman bütçe nerede?" diye sordu.
İBB yönetiminin bazı projeleri yapmak için merkezi idareden onay alamadıkları yönündeki açıklamaları hatırlatılan Kurum, "Şimdi bizim rahmetli Kadir (Topbaş) ağabey döneminde atılan metroları bile 'Ben attım.' diyerek yalan söyleyen bir başkan karşımızda. Hazır işler, sistemi size biz devretmişiz. Bıraksanız, dokunmasanız zaten süreç yürüyor." dedi.
Murat Kurum, Ulaştırma Bakanlığının İstanbul'a yeni yaptığı metro hatlarına işaret ederek "Engelleyen devlet, bunları niye yapacak o zaman? Bırakın engellemeyi, eğer biz şu yatırımları yapmayalım, şu an İstanbul'daki trafik çilesi katbekat artar." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, "Tutamayacağınız vaadi vermeyin. O vaadi veriyorsanız tutun." dediğini hatırlatan Kurum, bu anlayışla 81 ile 22 yıldır hizmet ettiklerini aktardı.
Kurum, "Araç sayısının artması üzerine trafiğin bu hale geldiği" yönündeki açıklamalara ilişkin ise geçmiş dönemde de araç sahipliğinin artarak geldiğine hatırlatarak "Şimdi o zaman trafik yoğunluğu düşüyorken, trafikteki ulaşım süresi düşüyorken şimdi niye artıyor? Bunun bir sebep var. Belediye hizmet eder. Başka algıların peşinden koşmaz." ifadelerini kullandı.
Kurum, İstanbul trafiğinde, 2019 öncesi 45 dakika olan ortalama yolculuk süresinin 69 dakikaya, ortalama hızın da 60 kilometreden 42 kilometreye düştüğüne dikkati çekerek hedeflerinin 2034'te raylı sistemi kullanma oranını yüzde 48'e, deniz yolu kullanımını da yüzde 4 çıkarmak olduğunu kaydetti.
2018 yılında metrobüs hattında bugün olduğu gibi 800 bin yolcu bulunduğunu ancak yanan, bozulan araçlarla karşılaşılmadığını aktaran Kurum, özel halk otobüslerinin ücretlerinin ödenmediği için bakımlarının da yapılmadığını söyledi.
Kurum, "Bizde böyle bir şey gördünüz mü? Biz orada o işi en iyi kim yapar, onu koyarız. Burayı bir rant olarak gördüğünüzde, işte o zaman metrobüs de çalışmaz, metro işi de yapamazsınız." dedi.
İlk etapta metro hattını 650 kilometre, ikinci 5 yılda ise 1004 kilometreye çıkararak ulaşım sorununu çözmeyi hedeflediklerini kaydeden Kurum, "İstanbullular kendilerine en yakın metro istasyonuna 10 dakikada yürüyerek veya aracını park ederek metrolara binecekler." diye konuştu.
İBB yönetiminin 2019'da kentin kuzeyine iki otogar, 115 bin konut, her mahalleye kreş yapacakları vaatlerini yerine getirmediğini anlatan Kurum, şöyle devam etti:
"Verilen vaatleri sordukları zaman hatırlamıyorlar. Çünkü çalışmamışlar. Birileri demiş ki 'git bunu söyle, bu vaatleri ver, çekil kenara.' Resmen piyon. Bırakın şu yeni süreçte aday olmayı, şu an başarısızlığından ötürü istifa etmesi lazım. Ben böyle bir durumla karşı karşıya olacağım, vallahi sokağa çıkamam. İstanbullu bu rezilliği, bu eziyeti çekecek. Sonra da 'ben yeniden adayım' diyeceksin. Sordukları zaman da projelerini hatırlamayacaksın."
Yapacakları tünellerle birlikte alternatif bir güzergah açacaklarını anlatan Kurum, "Yani Dolmabahçe'den giren bir vatandaşımız Kilyos'a kadar kesintisiz ulaşacak. Bir vatandaşımız Çayırbaşı'ndan girdiği zaman Bayrampaşa'ya kadar kesintisiz bir ulaşım yapacak." dedi.
İBB Başkan adayı Kurum, taksi sorununu tamamen ortadan kaldırmak istediklerini belirterek merkezi bir taksi sistemi kuracaklarını, rahat yolculuk yapabilmeleri için şoförleri eğiteceklerini, bilimsel verilere bakarak taksi sayısını artıracaklarını, ödül ve ceza uygulaması getireceklerini, bunları yaparken de taksici esnafının beklentilerini de dikkate alacaklarını kaydetti.
Bir yöneticiye verdiği sözleri tutmanın yaraşacağını vurgulayan Kurum, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun, 2019'da seçim meydanlarında, "Ben 100 bin konutu dönüştüreceğim." dediğini ancak 5 bin 489 konut dönüştürebildiğini, "15 bin sosyal konut yapacağım." dediğini ancak şimdi sorulduğu zaman "Hatırlamıyorum." yanıtını verdiğini aktardı.
Kurum, İmamoğlu'nun dönüşümle alakalı "Her yerde bizi dönüşüm projelerinde göreceksiniz." dediğini ancak şimdi sordukları zaman "Hatırlamıyorum." yanıtını verdiğini belirterek şunları kaydetti:
"Diğer tarafta 'Metroyla alakalı sorunları çözmek adına 230 kilometre metro yapıp teslim edeceğim ve metroyla ilgili İstanbul'un her yerinde bizi çalışırken göreceksiniz.' dedi. Yine sorduklarında hatırlamıyorum gibi bir cevapla karşılaşıyorsunuz. Bu başkan 30 yıl önce yediği köfteyi hatırlıyor, şimdi 5 sene önce verdiği sözleri hatırlamıyor. İşine geldiğini öyle bir hatırlıyor ki ama işine gelmediği zaman 'Ben öyle bir söz vermedim.' demeyi biliyor."
Deprem dönüşümüyle ilgili 39 ilçede harıl harıl çalışılması gerektiğinin altını çizen Kurum, İstanbul'un deprem korkusunu, endişesini gidermek için çalışıp, burada riskli tüm binalarla ilgili bir irade ortaya koyulması, sanayi sitelerinin dönüştürülmesi gerektiğini dile getirdi.
Kurum, "650 bin konutu yapacağız, onlar istese de istemese de yapacağız. Vatandaşımızla el ele vereceğiz, İBB olarak yarısını biz karşılayacağız." dedi.
İBB Başkan adayı Murat Kurum, İstanbul'da olası afeti yönetmek için bir plan olması ve onun da tek elden yürütülmesi gerektiğini aktararak şu değerlendirmeyi yaptı:
"Hastanelerinizin, hastaneye ulaşım yollarınızın ayakta kalması lazım. Bilhassa sahil kesiminde olası tsunami riskine karşı helikopter pistlerinin şehrin içinde inebilecek alanlarda olması lazım. Herkes mahallesindeki toplanma alanına en kısa zamanda erişebilecek. Orada ihtiyaçlarını giderebilecek. 2 milyon kişiye aynı anda 6 saatte çadır kuracak bir altyapıdan bahsediyoruz. Denizden arıtma kullanacağız, su ihtiyacımızdan dolayı değil ama afet zamanında belki ihtiyaç duyacağımız bir iş. Mobil yemekhanelerimiz olacak, mobil ekmek çıkaracağımız tesislerimiz olacak. Böyle bir çalışmayı yapmazsak eğer çok vahim tablolarla karşılaşırız."
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun İstanbul'un kaynaklarını İzmir gibi farklı illerde kullandığı, Kocaeli'de "lüks konut" yapmak için kullandığı yönünde haberler bulunduğu belirtilerek bu konudaki değerlendirmeleri sorulan Kurum, şöyle konuştu:
"Ben orada da onu becerebildiklerini zannetmiyorum. İzmir'de depremle ilgili bir konut yaptıklarına şahit olmadım. Biz gittik, orada 5 bin 500 konut dönüştürdük. İBB'nin ne İzmir'de ne 11 ilde herhangi bir konut dönüştürdüğünü görmedim. Nerede dönüştürdüler bilmiyorum ama şunu çok iyi biliyorum, bu 5 yıllık süreçte yarı zamanlı belediye başkanlığı yapan ve İstanbul'la ilgilenmeyen belediye başkanı şunu yaptı 81 ile gidip cumhurbaşkanı yardımcısı adayı olmak için mitingler, kongreler düzenledi. Kongrelere para harcadı. Oradaki mitinglere İstanbul'un kaynaklarını aktardı, bunu iyi biliyorum."
Murat Kurum, İmamoğlu ile DEM Parti arasında net bir işbirliği olup olmadığı sorusu üzerine, şu yanıtı verdi:
"Zaten olduğunu milletimiz görüyor. Burada bir uzlaşı yaptıklarını kendileri de ifade ediyorlar. Aslolan şu, nasıl bir uzlaşı yaptığını kimse görmüyor, bilmiyor. Anlatamıyorlar, anlatmak istemiyorlar. Alenen, şeffaf bir şekilde ne yaptıysanız açıklayın, onu da açıklayamıyorlar ama bir bakıyorsunuz Esenyurt'ta belediye başkanı adayı koyuyorlar. Bir bakıyorsunuz orada meclis üyelerini paylaşıyorlar. Bir bakıyorsunuz oradaki daire başkanlığı, genel müdürlük farklı farklı alanlara vaat olarak veriliyor. DEM Parti daha önce bir adayı çıkardı, Başak Demirtaş aday oldu. Sonra Kandil'den talimat geldi, geri çekildi. Başka bir aday çıktı. O noktada 'Birkaç ilçede biz uzlaşı yapacağız.' dediler. Meclis üyeliklerini dağıttılar. Bunların ne yaptığıyla biz ilgilenmiyoruz. İstedikleri ittifakı kursunlar. İstanbul'un sorunlarını bu ittifaklarla çözemezler."
"Belediye Meclisi'nde DEM'e de bir grup kurar da muhalefet çoğunluk sağlarsa sizin seçilmeniz durumunda icraatlarınızı etkilemez mi?" sorusuna ise Kurum, "Muhakkak bunu engellemek için bir çaba sarf edeceklerdir ama biz Cumhur İttifakı olarak hem Meclis'te hem de belediyelerde çoğunluğu alacağız, işimize bakacağız." cevabını verdi.