Mültecilere yardım çağrısı
Edirne Kent Konseyi Mülteci Hakları ve Sorunları Çalışma Grubu, Avrupa'ya geçebilmek umuduyla Edirne'ye gelen sığınmacıların durumunu görüştü. Sınır kapısında bekleyişlerini sürdüren mültecilere yönelik dayanışma çağrısında bulunarak yardım toplamaya başladıklarını açıkladı.
Konuyla ilgili açıklama yapan Edirne Kent Konseyi Mülteci Hakları ve Sorunları Çalışma Grubu; mülteci kelimesinin anlamının "canı pahasına ülkesindeki savaştan, zulümden ya da ekonomik sıkıntıdan kaçarak insan onuruna yakışır şekilde bir hayat yaşamak için ülke değiştirmeye çalışan kişi" olduğunu söyledi. Ülkemizin iki kıta arasındaki konumu gereği Kavimler göçünden bu yana hareketlilik yaşadığı belirtilen açıklamada, özellikle Suriye savaşı sonrası alınan kitlesel göç nedeniyle ülkemiz sınırları içerisinde 4 milyona yakın düzensiz göçmen ve sığınmacının yaşadığı belirtildi.
Edirne Kent Konseyi Mülteci Hakları ve Sorunları Çalışma Grubu tarafından yapılan basın açıklamasında şunlara yer verildi:
"Her ülkenin olduğu gibi ülkemizin de sınırları uluslararası hukukla çizilmiş bir göç politikası vardır. Ancak siyaseti yönlendirenlerin; 'Mülteci politikamız aynı ama mültecileri tutabilecek durumda değiliz' şeklinde yaptığı açıklama ve bazı basın organlarınca sınırların açıldığı , geçişlere engel olunmayacağı şeklindeki haberler, ülkemizde yaşayan mülteci ve düzensiz göçmenler tarafından 'Sınırlar açıldı. Yunanistan ile Bulgaristan'a geçişin serbest ve kolay olduğu' biçiminde algılanmıştır. Bu nedenle on binlerce mülteci ve düzensiz göçmen kentimize gelmiş ve gelmeye devam etmektedir. İktidarın net sayı vererek yüz binlerce kişinin sınırı geçtiği şeklindeki resmi açıklamaları, sınırlara göçleri adeta teşvik etmektedir.
Hayatları pahasına çıktıkları bu yolda genç, yaşlı, kadın, çocuk demeden umut peşinde koşan bu insanların umutlarının uluslararası siyasette kullanılıyor olması insanlık değerleri olarak kabul edilemez bir durumdur. Bu durum insani duygular taşıyan herkes gibi biz Edirnelileri de rahatsız etmektedir.
Her ne kadar kentimize gelip sınırlara dayanan bunca insanın temel ihtiyaçları gerek devlet eli ile gerekse yerel halkın ve sivil toplum kuruluşlarının çabası ile karşılanmaya çalışılsa da mevcut durum bir kaostur ve sürdürülebilir değildir.
Ancak sorun çözülene kadar insani bir şeyler yapma zorunluluğu vardır. Avrupa’ya çıkış noktası olan kentimizde bu insanlık dışı durumun yaşanması, bizler de insan olmaktan kaynaklı değerlerimizi korumak adına yaşamsal olan her türlü yardımları yapmak zorunda olduğumuzu biliyoruz.
Bu nedenle tüm kentlilerimizin bu insani dayanışmaya katkı sunmalarını bekliyoruz. Acilen gerekli olan; orta boy bebek battaniyeleri, ıslak mendil, püre şeklinde bebek maması, biberon, 1 den 5 numaraya kadar bebek bezi, 3-4-5 numara kadın pedi, su, süt, dayanıklı besinler ve çorap, soğuktan korunma giysileri, battaniye gibi eşyaları toplayarak yetkili makamlara teslim etmemiz gerekiyor. Bu tür gıda ve giyecekleri, eşyaları Tabip Odası Lokaline getirebilir ve kentin diğer sivil örgütlerine teslim ederek toplanma merkezine ulaşmasını sağlayabilirsiniz.
Biz kentliler olarak; bu geçici durumun acilen çözülmesini bekliyoruz. Ülke ve dünya siyasetini yönlendirenlerin ve karar alanların bu insanlar üzerinden siyaset yapmamalarını diliyoruz. Zor durumda kalarak ülkeden ülkeye sığınma umuduyla giden insanların bu göç sırasında da barınma ve beslenme sorunlarının insan onuruna yaraşır biçimde çözümler bulunmasını bekliyoruz. Ayrıca yetkilileri kentimizin ekonomik ve sosyal yaşamını etkileyen bu geçici duruma son vermeyi ve sınır gerginliğini sonlandırmaya davet ediyoruz."