Edirne’de bir buçuk yıl önce ortadan kaybolan Engin Kocaoğlu adlı çobanın, patronu Nasuh U.A. tarafından öldürüldüğünü ileri süren Recep D. aynı iddiaları katıldığı bir televizyon programının canlı yayınında tekrarladı. Ulusal bir televizyon kanalında yayınlanan bir programda kayıp çobanın ailesiyle birlikte yer alan Recep D., üzerinden 1,5 yıl geçen olayı neden şimdi dile getirdiği sorusuna ise "Vicdan azabı duymaya başladım." yanıtını verdi.

Edirne’de bir buçuk yıl önce ortadan kaybolan Engin Kocaoğlu adlı çobanın, patronu Nasuh U.A. tarafından öldürüldüğünü ileri süren Recep D. adlı çoban: "Cesedi patronumla birlikte parçalayıp Meriç Nehri’ne attık." diyerek polise teslim olmuş, bunun üzerine patron Nasuh U.A., gözaltına alınarak sorgulanmış ve suçlamaları kabul etmemişti. Öldürüldüğü ileri sürülen çobanın cesedi bulunamayınca iki şüpheli adli kontrol şartıyla serbest bırakılmış, Recep D.'nin ifadesi üzerine polis tarafından Meriç Nehri'nde ceset arama çalışmaları başlatılmış ve bir sonuca ulaşılamamıştı.

DETAYLARIYLA ANLATTI

Ulusal bir televizyon kanalında yayınlanan bir programa katılan Recep D., üzerinden bir buçuk yıl geçen olayla ilgili açıklamalarda bulundu. Recep D., olayı detaylarıyla anlattı.

Patronu Nasuh U.A.'nın sekreteri ile bir ilişkisi olduğunu, bunun üzerine sekreterinin babasının Nasuh U.A.'ya baskı yaptığını ileri süren Recep D., Nasuh U.A.'nın Engin Kocaoğlu'nu koruma olarak yanına işe aldığını söyledi. Engin Kocaoğlu’nun Nasuh U.A'dan 70 bin TL para istediğini ve alamayınca kendisine Nasuh U.A. için "Yaramaz adam. Bana para verecekti vermedi. Ben bunu vuracağım." dediğini ifade eden Recep D., iki gün sonra Nasuh U.A.'nın da kendisine gelip Engin’in kendisinden 70 bin TL para istediğini ve bu parayı vermek istemediğini söylediğini ifade etti.

Bir iki gün sonra Nasuh U.A. ile aralarında bir diyalog geçtiğini anlatan Recep D.: " 'Recep Aga, ben bu akşam Engin'i vuracağım' dedi. 'Ne için?' dedim, 'Benden para istedi' dedi. Daha sonra Nasuh gitti. Bir süre sonra yanıma geldi. Engin'i Yıldırım mevkiinde bulduğunu, birlikte arabaya bindiklerini ve bir tarla yolunda tuvaletini yapmak için arabadan indiği sırada Engin'i vurduğunu ve bıçakla boğazını kestiğini söyledi, 'Ben Engin'i vurdum' dedi. İnanmamam üzerine Nasuh beni Engin'i vurduğu yere götürdü ve ayçiçekleri arasındaki cesedi gösterdi. Nasuh ağlayarak benden yardım istedi. Tuttuk. O hazırlamış her şeyi. Büyük bir brandayla iki kat sardık onu, koyduk bagaja. 'Ben giderim' dedim. Nasuh 'Ya ben şimdi ne yapacağım?' diye sordu. 'Ne yaparsan yap kardeşim' dedim. Ondan sonra çıktık. Edirne çıkışındaki mezarlıktan aşağı indik. Bir tarlanın kenarında açtık, çıkardık attık. Soydu bu onu, başladı satırla doğradı. Ben kenara çekildim. 'Poşetlere koyalım, aç poşetleri' dedi, açtım. Hazırlıklı gelmiş. Poşetlere doldurduk. 'Ne yapacaksın şimdi?' dedim. 'Götürelim Meriç'e atalım' dedi. Gittik, attık. Tabancayı da attı. Beni çiftliğe götürdü. Benim elbiselerimi çıkarttırdı. Kendi elbiselerini de çıkarttı. Giysileri, brandayı falan hepsini koydu poşete. Musabeyli'ye gitmiş, orada yakmış her şeyi. 'Artık kanıt manıt kalmadı' dedi. 'Ne yaptın?' diye sorunca 'Ben hepsini yaktım' dedi. Ertesi gün gittik hakikatten bir şey kalmamış. Arabayı açtı, sabunla arabasını yıkadı. Annesine sabunlu bezle koltukları sildirdi. Üç gün arabayı yıkadı." dedi.

"NEDEN BİZİ ARAMADIN?"

Engin Kocaoğlu'nun annesi Hanife Kocaoğlu'nun: "Engin, Nasuh'tan bu kadar para istediğinde neden bizi arayıp söylemedin?" sorusuna Recep D: "Nedense diyemedim. Çok büyük hata yaptım." şeklinde yanıt verdi. Bunun üzerine anne Hanife Kocaoğlu, aile olarak Engin Kocaoğlu kaybolduğundan beri perişan olduklarını, kendisinin ilaçlarla ayakta durduğunu ifade etti.