MİLLET MESELESİ DE BU MEMLEKET MESELESİ DE BU!...
YEREL GÜNDEM
MİLLET MESELESİ DE BU MEMLEKET MESELESİ DE BU!...
Nevzat ÇOLAK – nevzatcolak@hotmail.com
Siyaset çürütülüyor, daha doğrusu çürüdü.
Fatma Aksal, AKP'nin Edirne vekili ve MKYK üyesi; yani karar merciinin de, yerel basına sık sık demeçler veriyor. İyi de yapıyor. Kendisine oy veren yurttaşlar seçtikleri vekillerinin ve AKP'nin yaşadıkları sorun karşısında ne düşündüğünü öğreniyor.
Fatma Aksal’ın ikametgahı Keşan’da. Dolayısıyla Keşan'da Saroz Körfezi'ne yapılacak olan FSRU gemi iskelesi ile ilgili yöre sakinleri ve yaşam savunucularının itirazları karşısında sık sık açıklamalarda bulunuyor.
Son açıklaması şöyle;
"Saros FSRU Gemi İskelesi projesi için hazırlanan ÇED Raporu’nun kabul edildiğini ve projenin ihtiyaç halinde kullanılacağını" söylüyor ve devam ediyor.
"Depo olarak kullanılması düşünülüyor. Hemen gemiler gelecek değil. Hepimiz doğalgaza bağlıyız. Hepimiz ısınalım istiyoruz. En ufak bir aksaklık olmamasını istiyoruz. Bizim Trakya’nın doğalgaz ihtiyacı şu an için Marmara Ereğlisi’nden sağlanıyor. Fakat olur da yarın öbür gün bir ihtiyaç olursa bir kesinti yaşanırsa bizim elimizde stok olsun diye düşünülüyor. Bu süreçte devam ediyor. Bakanımız da bu konuda açıklama yapacaktır"
Edirne gibi bir kentte insanların gözünün içine baka baka bunları anlatıyor. Buna söylenecek tek şey var. El insaf...
Sayın Vekil, yöre sakinleri ve çevreciler konuyu yakından takip ediyor. İmzalar topluyorlar, itiraz dilekçeleri yazıyor ve dava açıyorlar. Keşke onlara sorsaydınız ya da yazdığı dilekçeleri okusaydınız. Bu açıklama olmamış bilgileriniz eksik dolayısıyla kamuoyunu da yanlış bilgilendiriyorsunuz.
Peki, gerçekler ne? ... ÇED raporunda konu şöyle ifade edilmektedir:
“Proje ile inşa edilecek olan iskeleye bağlanacak FSRU gemisine sıvılaştırılmış doğalgaz(LNG) taşıyan LNG gemileri yanaşarak, FSRU gemisine LNG transferi gerçekleştirecektir. FSRU gemileri LNG depolama ve aynı zamanda gemi içerisinde gazlaştırma işlemini yapabilen sisteme sahip gemilerdir. FSRU gemisinde depolanacak sıvılaştırılmış doğalgaz(LNG) gemi içerisindeki gazlaştırma ünitesinde gaz fazına dönüştürülerek iskele üzerinde oluşturulacak doğalgaz boru hattına verilecek ve yaklaşık 17.121 m uzunluğundaki kara boru hattı ile taşınarak BOTAŞ doğalgaz ana iletim hattına bağlanacaktır.
Karada doğalgaz depolama tankları kesinlikle olmayacaktır. FSRU gemisinde sıvı fazdan gaz fazına dönüştürülecek doğalgaz direk FSRU gemisinin bulunduğu noktadan kıyıya kadar iskele üstü boru hattı sistemiyle devamında ise ana iletim hattına kadar yaklaşık 17.121 m’lik kara boru hattı döşenerek taşınacaktır.”
Yani Sayın Vekil, yapılacak bu tesis ile gazı stoklamıyoruz. Aksaklık olduğunda kullanacağımız bir doğalgaz deposu değil burası. Yapılacak olan FSRU gemi iskelesi ile denizden gemiler ile taşınacak sıvılaştırılmış gazı, doğalgaz haline çevirip Türkiye-Yunanistan Doğalgaz Boru Hattı'na verme işlemidir.
Zaten mesele bu da değil!
Bölge insanının ve çevrecilerin itirazı: Plan hükümlerine göre planlama alanı Kültür ve Turizm Koruma ve Geliştirme Bölgesi, turizm merkezi olarak koruma alanı içerisindeki bir bölgede plan değişikliği yapılarak yapılacak olan bu liman ve sonrasındaki faaliyet;
Saroz Körfezi’nin doğal ekolojik yapısında geri dönüşü mümkün olmayan hasarlar verecek, deniz canlılarının üreme alanında tahribatlar yaratacak!
Bu alan bizim de altında imzamız bulunan uluslararası anlaşmalar ile çok sıkı şekilde korunan posidonia oceanica (deniz eriştesi) yoğun olarak bulunduğu alandır.
17 km boru hattı boyunca yapılacak kazılar, kesilecek ağaçlar, inşaat süresince yaşanan trafik oradaki toprakların, suların, bir bütün olarak ekosistemin kirletilmesine neden olacak!
İşte mesele bu, Sayın Vekil… "Önce Millet, Önce Memleket” diyorsanız!
Millet meselesi de bu, memleket meselesi de bu!...