TRAKYA BİRLİK YÖNETİMİ; PARTİZANLIK YAPMAYIN AMA ÇİFTÇİNİN SİYASETİNİ YAPIN
YEREL GÜNDEM
Trakya Birlik Yönetimi; Partizanlık Yapmayın Ama Çiftçinin Siyasetini Yapın
Nevzat Çolak
Bugün uygulanan tarımsal üretim modeli, köylüleri üretim yapamaz hale getirdi. Çiftçilik bitiyor, Trakya toprakları el değiştiriyor. Bugünkü motorin fiyatları ile traktörler tarlaya gidemez hale geldi. Gübre almak, tohum almak için borçlanmak olağan oldu.
Tarımda bunları yaşarken, 40 bin ortaklı bir çiftçi örgütü olan Trakya Birlik'e bağlı S.S. 188 Sayılı Edirne Yağlı Tohumlar Tarım Satış Kooperatifi birliğinde bir genel kurul gerçekleşti.
Genel Kurul'da iki başlık öne çıkmış:
1. Trakya Birlik yönetim seçimleri
2. Siyaset yapmak
"Siyaset"in kooperatif genel kurulunda bu kadar konuşulmasının sebebi, Trakya Birlik Yönetim Kurulu Başkanı Rafet Sezen'dir.
Hepimizin bildiği gibi milletvekili seçilmesine rağmen birlik başkanlığından ayrılmamıştır. Birlik, "partizan" bir anlayışla yönetilmiştir.
Bugün maalesef, Trakya Birlik ve Kooperatifler çiftçinin sorunları ile ilgilenen çözüm üreten veya çözüm öneren bir örgüt olmak yerine birer "arpalık" gibi yönetme anlayışı sürmektedir.
Yöneticiliğin meslek haline geldiği bu örgütleri elde tutmak veya ele geçirmek için yöneticiler hiçbir fedakarlıktan kaçınmamaktadır. Rakibini elemek için üniversite mezunu olmak şartı getirilmesi karşısında üniversite bile bitirmeyenler yönetime getirilebiliyor.
Gelelim meselemize: Siyaset yapmak kötü bir şey midir, ya da siyaset denilince biz ne anlıyoruz?
Siyaset kelimesini TDK şöyle tanımlıyor: "Devlet işlerini düzenleme ve yürütme sanatıyla ilgili özel görüş veya anlayış"
Bu tanımdan anlaşılacağı gibi; her toplumsal kesim devletin en azından kendisiyle ilgili yürüttüğü faaliyetlere ve kararlara karşı kendi görüşünü ortaya koymalıdır. Yani siyaset yapmalıdır. Bu kötü bir şey midir? Bu bitirilmesi gereken bir şey midir? Hayır!
Peki, kimin siyasetini yapacaksınız? Bir partinin mi? Hayır!
Çiftçinin siyasetini yapacaksınız.
Mesela...
Tarıma yönelik tasfiye politikalarına karşı çıkacaksınız.
Tarıma verilen desteklerin dolaylı vergiler aracılığı ile geri sağılmasına karşı çıkacaksınız.
Tarımın kullandığı mazot üzerinden alınan ÖTV ve KDV ile, tarımsal desteklerin neredeyse %85'i geri almaktadır. Tarımda ucuz mazot talep edeceksiniz.
Tarımsal desteklerin arttırılmasını isteyeceksiniz.
Tohumda dışa bağımlılığa karşı geleceksiniz. Yerli tohumun gelişmesi ve yaygınlaşması için çalışacaksınız.
Uygulanan politikalar ile tarımsal istihdam 2000 yılında %36 iken 2017 yılında %19,4 düşmüştür. Bu durumu sorgulayacaksınız.
Yani anlayacağınız çiftçinin siyaseti yapmak için o kadar başlık var ki; yeter ki isteyin, yeter ki o örgütlerin çiftçi örgütleri olduğunu unutmayın.