Polis Memuru Yazdığı Filmle Uluslararası Başarı Kazandı
Afyon Kocatepe Üniversitesi Sinema ve Televizyon bölümünden 2013 yılında mezun olan Ersöz, 2017'ye kadar 3 kısa ve 1 belgesel film çalışmasına imza attı.
2017 yılında polislik mesleğini seçerek İstanbul Emniyet Müdürlüğü Maltepe Devriye Ekipler Amirliği'nde işe başlayan Ersöz, sinema tutkusundan hiç vazgeçmedi.
Kariyerinin ilk uzun metrajlı filmini, 2022 yılında memleketi Afyonkarahisar'ın Sinanpaşa ilçesinde çeken Ersöz, filminde ortaokul öğrencisi dört çocuğun ilçedeki bozkırı ağaçlandırma hikayesini konu aldı.
Ersöz, "Bozkırı Yeşillendirme Hikayesi" isimli filmiyle 2022-2023 yıllarında çeşitli yarışmalardan ödülle döndü; Siyah Kuğu Uluslararası Film Festivali'nde birinci oldu.
Eflak Uluslararası Film Festivali'nde yarı finalist, Öğrenci Dünyası Etki Film Festivali'nde finalist olan Ersöz, İlk Kez Film Yapımcıları Oturumu'nda ise film seçkisine girme başarısı elde etti.
Mustafa Ersöz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yıllardır hayalini kurduğu uzun metrajlı sinema filmini çekebildiği için mutlu ve gururlu olduğunu söyledi.
Polis olduktan sonra da sinemaya olan ilgisinin devam ettiğini anlatan Ersöz, "Uzun metraj sinema filmi yapmak içimde bir ukdeydi. Meslek öncesinde de tam hayallerimin ortasında uzun metrajlı sinema filmime hazırlanırken polisliği kazandım. Polisliği tercih ettim ama içimdeki o ateşi söndüremedim ve bir sinema senaryosu yazdım." dedi.
Çektiği filmin bir toprak hikayesi olduğunu dile getiren Ersöz, filmin konusunu şöyle anlattı:
"Tepede su yok, toprak kuru, daha önce orada çıkan ağaçlar kurumuş, hayvanlar yemiş. Orada arsası olan halk, gençlerin ağaç dikmesini istemiyor. Destek olan birileri yok, gençler de bu etmenlerle mücadele etmek zorunda. Fakat gençlerimiz kararlı, bir kozalağın tohumlarından orada ağaçlar büyütmek istiyorlar. Bu bir mücadelenin hikayesi."
Polis olarak görevini sürdürürken diğer yandan çekmek istediği filmin hazırlıklarına fırsat buldukça devam ettiğini kaydeden polis memuru Ersöz, senaryoya 6 ay boyunca çalıştığını söyledi.
Ersöz, polis memuru olduğu için fazla zamanının olmadığını vurgulayarak, "Ben bu senaryoyu işe gidip gelirken otobüste yazdım. Yazın da yıllık iznimi kullanarak filmi çektim. Bu filmde akrabalarım, ailem, mahallenin gençleri oynadı. Herkes rolünün hakkını çok güzel verdi. Bu emeğin karşılığını da uluslararası 4 festivalde ödül olarak aldık." diye konuştu.
Filmi hiç kimseden maddi destek almadan kendi imkanlarıyla çektiğinin altını çizen Ersöz, setin yemeklerini kız kardeşinin hazırladığını, yardımcı yönetmenliğini diğer kız kardeşi ile kuzeninin yaptığını, filmin kahramanları olan 4 çocuğun ise ilçede ortaokulda okuyan öğrenciler olduğunu söyledi.
Ersöz, senaristliğin yanı sıra filmin yönetmenliğini ve yapımcılığını da kendisinin üstlendiğini, kurgu dahil her şeyle kendisinin ilgilendiğini anlattı.
Kazandığı uluslararası başarıların ardından çevresinden olumlu tepkiler aldığından bahseden Ersöz, şöyle konuştu:
"Zaten herkes benim filmle uğraştığımı biliyor. Böyle bir ödül aldığımda da çevremden olumlu tepkiler aldım. Bu filmi çekmeden önce bir sponsor bulamadım fakat şimdi beni arıyorlar. 'Bir sonraki filminde hemen sponsorun olurum, ulaşımını ben sağlarım' diyorlar. Bu şekilde karşılıklar da aldım. Bu da beni memnun etti. Kendime olan özgüvenim arttı, bir sonraki filmlerimi çekmek için kendimde güç buldum."
Ersöz, 3 senaryosunun daha bulunduğunu, gelecekte yeni filmler çekmek istediğini sözlerine ekledi.