YEREL GÜNDEM

Mutlaka farkındasınızdır; AKP iktidarının, Trakya’da “hizmet” adı altında yaptıkları ya da yapılması için çalıştıkları projelerde tarıma destek yada köylüye destek olmak gibi somut bir çalışması yoktur.

Oysa Trakya 1. sınıf topraklara sahip bir tarım havzasıdır. Bundan dolayıdır ki Edirne veya bölge illerden Meclise giden Milletvekilleri tarım politikalarında söz sahibi olabilmek, yaşadıkları yörede köylünün ve tarımın sorunlarını aktarmak için tarım komisyonlarında yer alırlar. Tıpkı TBMM Tarım Komisyonu sözcülüğünü yürüten AKP Edirne Milletvekili Fatma Aksal gibi...

TBMM Tarım Komisyonu sözcüsü AKP Milletvekili Fatma Aksal’dan beklenen 1. sınıf tarım topraklarında tarım dışı faaliyetlere karşı olmak, tarım topraklarının yok edilmesine karşı çıkmaktır. Doğrusu, olması gereken bu değil mi? Ancak AKP Milletvekili Fatma Aksal ve AKP il yönetimleri, tarım topraklarını yok eden projelerin yapılması için cansiperhane çalışmaktadırlar.

Bunun en son örneği Havsa Zarbun Çiftliği olarak bilinen 2500 dönümlük 1. sınıf tarım arazisinin tarım dışı kullanıma açılması için yürüttükleri faaliyettir. Zarbun Çiftliği’nin bulunduğu alan bırakın Tarım İl Müdürlüğü’nü, mahkeme kararı ile 1.sınıf tarım toprağı olarak tescillenmiştir.

Ne demek mahkeme kararı ile tescillenmek?…

Uzun bir hikâye bu… Ama kısaca şöyle açıklayabilirim. Trakya’nın Anayasası dediğimiz Trakya Üniversitesi tarafından yaptırılan bir planımız var bizim. Bu planın ana fikri şudur; Trakya bir tarım bölgesidir, Trakya’daki kalkınma ancak ve ancak tarım ile mümkün olur, denmektedir. Yaşam savunucuları da tarım topraklarına yönelik saldırılar karşısında bu plana dayanarak davalar açmakta ve kazanmaktadırlar. Zarbun Çiftliği’nin bulunduğu alanda bunlardan biridir. Trakya için korumacı özelliği olan bu planı yapan Trakya Üniversitesi’nin o dönem Rektörü Sayın Osman İnci, Zarbun Çiftliği’nin niteliğini değiştiren plan notlarına dava açmış ve kazanmıştır. Yani bu alan mahkeme kararı ile 1. sınıf tarım toprağı olarak tescillenmiştir.

Edirne Valiliği’nin mahkeme kararı ile ‘tarım toprağı’ olarak tescillenen bu alanın 60 dönümü karşılığında burasının Lojistik İç Gümrük Alanı olarak değiştirilmesi talebi ve meclisin de Temmuz ayı toplantısına ertelemesi üzerine konu yeniden alevlendi. İl Genel Meclisinde çoğunluğu oluşturan CHP ve İYİ Parti üyelerinin oyları ile araştırılmak ve incelenmek üzere komisyona havale edilen karar sonrasında AKP İl Başkanı Sayın İba ve AKP Milletvekili Sayın Aksal buna tepki göstererek; CHP’yi yatırımları engellemekle suçladılar.

SOL Parti ve CHP İl Başkanı konuyla ilgili açıklamalar yaptı. SOL Parti İl Başkanı, alanın tarım dışı kullanılamayacağını ve mahkeme kararını hatırlattı. CHP İl Başkanı Sayın Fevzi Pekcanlı ise onaylanmak üzere İl Genel Meclisi’ne yollanan yazıyı neden komisyona gönderdiklerini açıkladı. CHP il başkanı; "Bu 60 dönümlük araziyi nasıl bir anlaşma karşılığında bize devrediyorlar? Bu anlaşma kamunun ve Edirnelilerin yararına mıdır?" dedi ve haklı olarak bu soruları sordu.

Zarbun Çiftliği’nin tarım dışı kullanım kararının iptali için davayı açan Osman İnci’de bu alanda tarım dışı faaliyet yürütülemeyeceğini, dava açıp kazandıklarını, eğer denenirse yeniden dava açacaklarını açıkça belirtti…

Geldiğimiz nokta şudur; yaşam savunucuları ve bu ülkenin geleceği için mücadele veren insanlar;  birilerine rant sağlanacak diye tarım topraklarının yok edilmesine açıkça karşı çıkmaktadır. Uyguladıkları ekonomi politikaları ile Türkiye tarihinin en büyük işsizlik sorununu yaratan AKP, işsiz bıraktığı insanları “İstihdam” gerekçesi ile ikna etmeye çalışmaktadır. Oysa 2500 dönümlük tarım alanında tarım yaparak kısa dönemlik değil dünya durdukça iş olanağı yaratılacağı gerçeğini doğa bize kanıtlamıştır.

Yapılması gereken açıktır. AKP’nin 2500 dönümlük tarım arazisini yok edecek bu projesine karşı Kamunun çıkarları için mücadele eden tüm güçlerin ortak hareket etmesidir.

Birlikte mücadele edilirse, AKP’nin bu alana yönelik tüm projeleri boşa çıkartılır.