Uzmanlar ise farklılıkların, Türkiye'deki seçim anketlerinin bilimsel standartlara uygun olmadığından kaynaklandığını aktardı.

14 Mayıs'ta gerçekleşecek Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde dört aday yarışacak ve eğer ilk turda yüzde 50+1 oy alınamazsa, ikinci tur 28 Mayıs'ta yapılacak.

Yapılan anketlerde AKP; MAK, Türkiye Raporu, Yöneylem, Asal Araştırma, AR-G Araştırma, Bulgu, Aksoy ve SAROS gibi diğer şirketlere göre açık ara önde. PİAR, ALF, Themis Araştırma'nın anketlerinde ise CHP açık ara önde.

ORC tarafından yapılan son kamuoyu yoklamalarına göre, Millet İttifakı'nın adayı Kemal Kılıçdaroğlu %53.1 oy oranıyla önde görünürken, Cumhur İttifakı'nın adayı Recep Tayyip Erdoğan %42.3 oy oranıyla geride kaldı.

MetroPoll'ün son anketine göre ise Cumhur İttifakı %42.1, Millet İttifakı ise %37.6 oy oranına sahip. Orthus Araştırma ve Danışmanlık şirketinin anketine göre ise Recep Tayyip Erdoğan %46.4, Kemal Kılıçdaroğlu %44.9, Muharrem İnce %4.5 ve Sinan Oğan %0.8 oy oranına sahip.

Siyaset Bilimciler Anketlerin Gerçek Olmadığını Düşünüyor

Öte yandan siyaset bilimciler, anket sonuçlarının sahadaki gerçek durumu yansıtmaktan uzak olduğunu ve manipülasyona açık olduğunu belirttiler. İstanbul Bilgi Üniversitesi'nden Prof. Dr. Emre Erdoğan, seçim anketlerinin güvenilir olmadığını ve uluslararası alanda kabul görmüş bilimsel kriterlere uyulması gerektiğini vurguladı.

Sabancı Üniversitesi'nden Doç. Dr. Mert Moral ise anket şirketlerinin farklı siyasi partiler tarafından finanse edildiği kaydederken, anket şirketlerinin sonuçları manipüle edebileceğine dikkat çekti. Ayrıca, Türkiye'de yapılan anketlerin örneklem seçimlerinde hata payının düşük olmadığını belirtti.

Anket Şirketlerinin Finansman Kaynağı Önemli 

Emre Erdoğan, seçim sonuçlarını doğru tahmin etmek için yapılan araştırmaların akademik açıdan bilimsel sonuçlar ürettiği anlamına gelmediğini belirtiyor. Kamusal bir mesele olduğu için bu tür araştırmaların finansman kaynağının da önemli olduğunu vurgulayan Erdoğan, Avrupa ve Amerika'da bu konunun birinci kriter olduğunu ancak Türkiye'de buna yeterince dikkat edilmediğini ifade etti.

Ayrıca Erdoğan, Türkiye'deki şirketlerin finansman kaynaklarını açıklamadıklarını ve açıklasalar bile bu bilginin taraflı olduğunu söyledi.

Anket Yayımlayanlar Araştırma Sektöründe Değil! 

Seçimlerle ilgili araştırma sonuçlarını sunan şirketlerin araştırma sektöründen olmadığını ifade eden Erdoğan, Türkiye'nin en büyük araştırma şirketlerinin hiçbirinin seçim anketi sonuçlarını açıklamadığını belirtti.

Erdoğan, sadece seçim dönemlerinde ortaya çıkan, istenmeyen bilgi sunan ve bunun karşılığında partilerden ya da adaylardan iş alan ünlü kişiler olduğunu söyledi. Türkiye'deki gerçek araştırma şirketleriyle bu "merdiven altı kuruşları"nı ayırt etmenin esas sorun olduğunu ifade eden Erdoğan, medyanın bu konuda yeterince bilgili olmadığını da ekliyor.